Zübük






Zübük
(Kağnı Gölgesindeki İt)

Yazar: Aziz Nesin
Sayfa Sayısı: 269
Toplam Hikâye Sayısı: 21



Yorumlar:
           
           Trajikomik bir dille yazılmış harika bir eser. Zübükzade İbrahim Bey'in her türlü yalan dolanına, herkese yaptığı maddi manevi kötülüklere rağmen, kasaba halkının daha da kötüsünü istiyoruz dercesine Zübükzadeyi milletvekilliğine kadar çıkardığı hikaye ders verir nitelikte. Bugünki siyasi yaklaşıma da ışık tutuyor. Mutlaka okunması ve ders alınması gereken bir eser.

Filmi de çevrilmiş olan Zübük adlı roman Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu neredeyse birebir anlatmış trajikomik bir eser. Eserde herkesten bir pay var. Yazar bizlerin sahteciliğini Zübükzade İbraam Bey’de toplamış çok da güzel anlatmış . Günümüzde bile hâlâ benzer dolapların döndüğünü bilmek gerçekten çok acı. Zevkli okumalar. [1]




(4.07) [2]


Aziz Nesin
Aziz Nesin, veya gerçek adıyla Mehmet Nusret Nesin (20Aralık 1915,İstanbul-6 Temmuz 1995, İzmir) Türk adebiyatının başarılı mizah yazarlarından birisidir. Öğrenimine Kanuni Sultan Süleyman İptidai Mektebi’nde başlayan Nesin, oradan Darüşşafaka’ya sonradan da Kuleli Askerî lisesine gitmiştir. 1937 yılında Kara Harp, 1939’da ise Askerî Fen Okulu’nu bitirmiştir. Üsteğmenliği sırasında “görev ve yetkisini kötüye kullanmak”tan ordudan atılmıştır.           
Birçok farklı meslekten sonra gazetecilikte karar kılan Nesin, çok farklı gazetelerde çalışmış gerek kendinin gerek arkadaşlarıyla ortakolmak üzere dergiler yayınlamıştır. Düşünceleri dolayısıyla çoğu kez hapse atılan Nesin, 50’li yıllarda edebiyata ağırlık vermiş, çoğu yerde yazı yazmış ve yüzü aşkın takma ad kullanmıştır. Yayınevinin yanmasından sonra gazeteciliği tamamen bırakıp yazar olarak hayatını sürdürmeye başlamıştır. Toplumdaki çatlakları mizah içinde inceleyen yeren ve düzeltmeye çalışan Nesin, gerek yerli gerek yabancı birçok ödüle layık görülmüştür.
Ayrıca açtığı Nesin Vakfı günümüzde de varlığını korumakta ve kmsesiz çocuklara kendi ayakları üstünde durmaya başlayıncaya kadar her türlü imkanı sunmaktadır. Vakıfgünümüzde bağışlarla ve Aziz Nesin’in kitaplarından gelen parayla ayakta durmaktadır.
İşte edebiyatımıza nesin tarafından katılan eserlerden bazıları:
Öykü: Parti Kurmak Parti Vurmak, Geriye Kalan, İt Kuyruğu, Yedek Parça, Fil Hamdi, Damda Deli Var, Koltuk, Kazan Töreni, Deliler Boşandı, Mahallenin Kısmeti vb.(toplam 43 tane)
Roman: Kadın Olan Erkeğin Hatıraları, Düğümlü Mendil, Gol Kralı, Erkek Sabahat, Saçkıran, Zübük, Şimdiki Çocuklar Harika, Tatlı Betüş, Surnâme, Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz, Tek Yol
Oyun: Biraz Gelir Misiniz, Bişey Yap Met, Toros Canavarı, Ddükçülerle Fırçacıların Savaşı, ÜçKaragöz Oyunu, Çiçu, Tut Elimden Rovni, Hadi Öldürsene Canikom, Beş Kısa Oyun, Bir Zamanlar Memleketin Birinde, Başarılarımı Karılarıma Borçluyum, Sait Hopsayıt, Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz
Anı, şiir, taşlama, yazı, derleme, söyleşi, mektup ve çocuklar için olan eserleri de katınca Nesin’in ne kadar azımsanamayacak biri olduğunu daha iyi anlıyoruz. [3]

Nesin Vakfı

Nesin’den bu kadar bahsedip de üstüne titrediği Nesin Vakfı’nı anlatmamak adilolmaz diye düşündüm ve kısa da olsa Nesin Vakfı’nı size tanıtmak istedim. İşte sitesinden alınan resmi bilgilerle Nesin Vakfı:

973’te Aziz Nesin tarafından Kurulan Nesin Vakfı, eğitim imkanından yoksun çocukları kendi ayaklarıüstünde durup kendi istekleriyle hayata atılana kadar her çocuğuna imkan sağlamakla yükümlüdür. Vakıf 14 dönümlükbir bahçe içine kurulu olup marangozhane, havuz, kütüphane, yemekhane, sanat odaları, havuz… kısacası bir yaşam alanında bulunması gereken her şeye, hatta fazlasına sahiptir. Vakıf çocuklara eğitim imkanı sağlamanın yanında onları, marangozluk bakıcılık, bahçivanlık gibi birçok konuda iş bölümüyle hayata hazırlar.
            Nesin Vakfı hakkında söylenmesi gereken birçok şey varsa da konudan uzaklaşacağım için burada bitiriyorum. Herhangi bir konuda irtibata geçmek için       http://www.nesinvakfi.org/index.php internet      sitesini ziyaret edebilirsiniz. [6,7]





“İt Kağnı Gölgesinde Yürür de 
Kendi Gölgesi Sanırmış”


Zübük kimdir?
Zübük nam-ı diğer “İbraam Bey”aslında hepimizin içindeki bir karakterdir. İnsanların umutlarını sömüren Zübük gerçekten iyi bir yalancıdır. Çoğu hikayede insanların yaka silktiği bir daha asla güvenmem dediği ama hep onları kandırmaya başaran bir tiptir Zübük. Zübükzade efendinin türlü türlü oyunları, dalavereleri, söz verip de yerine getirmediği vaatleri hepsi ama hepsi kitapta çok güzel, etkileyici ve komik olarak işlenmiş, Zübük’ün içimizdeki Zübüklerin birleşimi olduğu en sonunda açıklanmıştır. Nesin’in usta mizah anlayışı ve       farklı farklı kişilerin ağzından anlatılan hikayelerle Zübük’ anlatan kitaptan sevdiğim ve sizin de seveceğinizi düşündüğüm iki küçük hikayeye değinmek istiyorum.

Böyle İneğin Böyle Danası Olur      Gedikli İhsan Efendi şöyle anlatıyordu:
Bu hikayede Zübükzade Efendi’nin bir anıt yaptırma çabaları anlatılıyor. Bir çobanın derisi eti gitmiş sadece iskeleti kalmış bir şey bulmasıyla başlıyor her şey. Zübükzade efendi durur mu, söylenti yayılmaya görsün hemen biz buraya anıt diktirip şehitleri onurlandırmalıyız diyor ve köylülerin başına anıt için para toplama işini sarıyor. Köyün tüm parasını birleştirip gelecek 7 kuşağı borçlandırsan bile ödenemeyecek yükler altına giriyor köy ahalisi. Sonunda anıtın dikileceği vakit araşırmaların sonuçları geliyor ve bizim şehit iskeletinin aslında bir “yunus” balığı olduğu anlaşılıyor ve Zübükzade de o kadar çalışma boşuna gitmesin biz yine de bu anıtı açalım diyor ve “Yunus Baba Türbesi” böylece ortaya çıkıyor.
Ölü Toprağı Serpilmiş Kasabadan Mektup    İlçe ortaokulunun Almanca öğretmeni, bir arkadaşına şu mektubu yazıyor
            Bu bölümde köye yeni atanmış bir Almanca öğretmeninin köyü keşfetme orayı içinde bulunduğu durgunluktan kurtarma çabasını bu köyü nasıl sevdiğini ve köyün hayatında neler değiştireceğine dair olan umutları arkadaşına yazdığı mektupla açıklanmış. Köyün normal bir Anadolu köyü olduğunu yazan öğretmen; kaldığı oteli,köydeki üç restaurantı ve köyü ikiye bölen transit yolu da açıklamış. Zübükzade’yi yeni yeni tanımaya başlayan öğretmen halkın ona niçin hakaretler savurduğunu niçin kimsenin onu sevmediğini anlayamamış, bunu arkadaşına da anlatmıştır. Fakat daha sonraki mektuplarda o da Zübükzade’ye hakaretler savuracak ve herkesin yaptığından daha iyi bir yorum yaparak “içimizdeki zübüklüğün tek bir kişide birleşmeşi” şeklinde tanımlayacaktır Zübükzade’yi. 

Kaynakça
1)  http://www.kitapyurdu.com/kitap/default.asp?id=98300&sa=129734907
2)  http://www.goodreads.com/book/show/6964140-z-b-k
3)  Aziz NESİN, Zübük, Nesin Yayınevi, İstanbul, 2011 (değiştirilerek alınmıştır)
4)  http://www.nesinvakfi.org/album_aziz_nesin.php
5)  http://upload.wikimedia.org/wikipedia/tr/9/93/Z%C3%BCb%C3%BCk.jpg
6)  http://www.nesinvakfi.org/index.php 
7)  (Resimler) http://www.nesinvakfi.org/index.php - http://www.nesinvakfi.org/album_aziz_nesin.php - http://www.nesinvakfi.org/vb_k.php - http://www.nesinvakfi.org/vb_ts.php

2 yorum:

  1. Kitaptan yazımda da bahsettim.

    http://kanvekuller.blogspot.com.tr/2016/02/zubuk-robin-hood-arsen-lupen-locke.html

    YanıtlaSil
  2. Kitaptan yazımda da bahsettim.

    http://kanvekuller.blogspot.com.tr/2016/02/zubuk-robin-hood-arsen-lupen-locke.html

    YanıtlaSil