Hayvan Çiftliği

[5]
Hayvan Çiftliği
(Bir Peri Masalı)

Yazar:  George Orwell
Sayfa Sayısı:  152
Çevirmen:  Celâl Üşter

Yorumlar:
      Zulme uğrayanların gücü ellerine geçirdiklerinde onlardan daha zalim olduğunu göstermesi açısından sadece Stalin ve Sovyet Rusya ile komünizme bir eleştiri olarak bakılması kitabın değerini fazlaca düşürür. Bu yüzden düşüncelerinizin manipüle edilmesine fırsat tanımadan okumalısınız bu kitabı. Geçmiş  tarih  kadar şu an dünyada ve özellikle ülkemizde yaşananları kolayca bağdaştıracaksınız. Özellikle siyah kuzgun üzerinde de durup düşünün derim.

      George Orwell'ın okuduğum ilk eseri . Keşke daha önce tanışsaydım dediğim yazarlardan birisiydi Orwell. Hayvan Çiftliği, Orwell'ın reel sosyalizm eleştirisi şeklinde göze çarpıyor. Hayvanların yapmış olduğu bir devrimin gün geçtikçe domuzların imtiyazlı bir sınıf oluşturduğu bir yapılanmaya dönüştüğü anlatılıyor. Fabl olmasına rağmen gerçek gönderme şüphesiz  SSCB'ye ve Stalin'e yapılıyor. Bütün hayvanlar eşittir, ama bazıları daha eşittir sözü kitabın özeti gibi. Orwell gerçek bir devrim yazarı ve lafını sakınmadan söyleyen cesur bir yazar. O'nu okumak, sizi ayrıcalıklı kılacaktır . [1]



 

      3.73
      [2]




George Orwell

Asıl adı ile Eric Arthur Blair (d. 25 Haziran 1903, Bihar; ö. 21 Ocak 1950, Londra), 20. yüzyıl İngiliz edebiyatının önde gelen kalemleri arasındadır. Bin Dokuz Yüz Seksen Dört adlı romanı ve bu romanda yarattığı Big Brother (Büyük Birader) kavramı ile tanınır. Eserlerinde yer alan netlik, zeka, sosyal adaletsizliğe karşı farkındalık ve totalitarizm'e karşı duruşu onun imzası niteliğindedir.
Orwell'ın ilk romanı, otobiyografik olup olmadığı halen tartışma konusu olan Paris ve Londra'da Beş Parasız dır. Avrupa'nın iki büyük başkentini toplumun en alt basamağındaki bir kişinin gözünden betimleyen eserden sonra Burma Günleri (1934) ve pek fazla beğenilmeyen Papazın Kızı (1935) gelir. Orwell'ın edebi hayatındaki ikinci kilometre taşı, daha sonra kaleme alacağı Daralma ile pek çok ortak noktası bulunan Keep the Aspidistra Flying (Zambak Solmasın) adlı romandır1937 yılında Orwell maden işçilerinin hayatına dair bir araştırma olan Wigan Pier Yolu nu kaleme alır.
Orwell'ın ömrü, henüz kırk altı yaşındayken noktalanmıştır. Hayvan Çiftliğinden sonra geniş çaplı bir üne kavuşsa ve maddi sıkıntıları sona erse de yoksulluk günlerinde tutulduğu tüberküloz hastalığı, hayatının son döneminin büyük bölümünü hastanelerde geçirmesine yol açmıştır.
21 Ocak 1950 tarihinde Londra'da hayata veda etmiş, ardında on adet kitap ve sayısız makale bırakmıştır. [3]

[6]
“Bütün Hayvanlar Eşittir Ama Bazı Hayvanlar Öbürlerinden Daha Eşittir.”

Karakter Tahlilleri
Napoleon: Çiftlikteki iki büyük güçten biri olan Napoleon, Snowball’ın idealist görüşlerine karşı düşünce gücünden çok şiddet gücünü kullanmıştır. Küçüklükten alarak yetiştirdiği dokuz köpekle Snowball’u çiftlikten kaçırtmış, çiftlik halkını kendi emmelleri doğrusunda korkutarak beyinlerini yıkayarak kontrol etmiştir. Çiftlikteki insan yönetimini devirdikten sonra çiftliğin başına geçmiş ve baskıcı bir yönetim başlatmıştır. Kitabın sonunda çiftlikteki tüm domuzlar gibi o da bir insan görünümüne bürünmüştür.

Snowball: Çiftlikteki insan yönetimine karşı ayaklanmada başı çekmiş olan domuzlardan bir tanesidir. Napoleon ile sürekli fikirleri çelişir ve çiftlikten ayrılmaya zorlanana dek hep çiftlik hayvanlarının iyiliğini istemiştir. Zeki bir domuzdur ve Napeleon’un çoğu planı onun önceki fikirlerine dayanır. Çiftlikten kaçtıktan sonra tüm çiftlik hayvanları ona karşı kışkırtırılmıştır.

Boxer: Çiftliğin en çalışkan ve güçlü hayvanı olan Boxer Snowball’un çiftlikten kaçmasından sonra Napeleon’a tam bağlılık göstermiş ve hayvan çiftliği için canla başla çalışmıştır. Değirmenin inşaasında ayağı işlemez olmuş ve Napeleon tarafından “üstünde Alfred Simmons At Kasabı yazan ama aslında yeni bir baytar arabası olan kamyon”a bindirilerek çiftlikten götürülmüş ve bir daha geri gelmemiştir.

Squealer: Napoleon’un çiftlik propagandalarını çiftlikteki diğer hayvanlara yayan ve herkesin güvenliği için hayvanların kafalarındaki karışıklıkları cozen Squealer, Napeleon’un sağ koludur.Çoğu kez hayvanların “yanlış yola sapma”larını engellemiştir.

Koca Reis: Çiftlikteki herkesin saygı gösterdiği Koca Reis ödüllü bir domuzdur. Sadece kendilerinin yönettiği ütopik dünya hayalini tüm çiftliğe aşılayan kişidir. Hayvanlarla yaptığı büyük “Hayvan Çiftliği” konuşmasında üç gün sonra ölmüştür.

Clover: Çiftliğin iyi kalpli dişi atıdır. Boxer’I sürekli destekler ve ona bir anne gibi davranır. Sürekli Muriel’den kendisine “7 Emir”i yeniden okumasını ister ve emirlerin sürekli değiştiğini gözlemler fakat hep kendisinin emirleri yanlış hatırladığını sanar.

Moses:  Çiftliğe tüm uydurma “peri masalları”nı yayan kargadır. Aslında yalancı olduğu bilinen bir hayvan olmasına rağmen herkesin ona inanması çiftlikteki hayvanların mucizelere ne kadar aç olduklarını gösterir.

Mollie: Kendi hâlinde, insanlar tarafından şımartılmaya, küp şekere ve kurdelelere düşkündür ve çiftlikte herkes kadar yemesine rağmen hemen hemen hiç çalışmayan sürekli hastalık bahaneleri kullanan genç dişi attır. Yeni geldiği çiftlikteki insan yönetimi düştükten sonra Willingdon’a kaçmıştır.

Benjamin: Yaşlı ve hiçbir şeyden memnun olmayan bir eşek olan Benjamin ayaklanma ruhuna katılmayan tek çiftlik hayvanıdır. Ne domuzların ne de diğer hayvanların tarafını tutar, her şeyin devrimden önce de sonra da aynı çirkinlikte süreceğini savunur.

Muriel: Clover’a “7 Emir”i okuyan beyaz keçidir.

Bay Jones:  “Hayvan Çiftliği”nin “Beylik Çiftliği” olduğu zamanlardaki sahibidir. Sürekli sarhoştur ve kötü bir çiftçidir.

Bay Frederick:  Hayvan Çiftliği’nin komşusu olan Pinchfield Çiftliği’nin sahibidirve Hayvan Çiftliği’ne saldırıda bulunmuştur.

Bay Pilkington: Bay Frederick’in düşmanlarından olan Bay Pilkington, Foxwood Çiftliğinin sahibidir ve Mollie çiftlikten kaçmadan önce onu beslediği görülmüştür. [4]



Evet, bu özet çalışmasının sonuna yaklaştık. Bitirmeden önce sizinle kitap hakkındaki genel görüşlerimi paylaşmak istiyorum ve bunun için sadece kitapla ilgili tahlillere dayalı olmayan aynı zamanda kendi bakış açımı da içeren son bir bölüm yazmayı uygun gördüm.Başka bir kitapta buluşma dileğiyle hoşça kalın.

Hayvan Çiftliği
Küçük bir ütopyanın başlangıcı, gelişimi ve hazin sonu: Hayvan Çiftliği
Bu çiftlikteki her şey alegorik her şey gerçek her şey düşündürücü. Genel bir bakışla baktığımızda sadece hayvanlar içindeki basit birtakım konuları konu alıyor gibi gelse de aslında hayvan çiftliği en büyük eleştirisel hikayelerden biridir. 2. Dünya Savaşı sırasında dünyanın aldığı hâli çok başarılı bir şekilde anlatan öyküde tek bir karakterin bile anlamsız bir yeri yoktur.Napoleon’a bakacak olursak Stalin’in baskıcı rejimini rejimini görmemiz hiç de zor olmayacaktır. Ayrıca kitapta tüm ezilenlerin güç elde edinceye kadar diğer ezilenlerin tarafını tuttuğu da gayet güzel bir şekilde açıklanmıştır. Bu konuda Napeleon’dan söz etmeye gerek bile duymuyorum fakat Snowball’un bile elma ve sütte eşit olmayan dağıtıma söz etmemesi herkesin tam olarak masum olamayacağının göstergesidir.Ayrıca Napeleon’un Snowball’u kendi yetiştirdiği köpeklerle kaçırması da siyasetin ne hâle geldiğini gözler önüne sermektedir. Karga Moses’e baktığımızda küçük bir hayvanın bile etrafı ne kadar karıştırabileceğini görebiliriz veya Clover’da değişiklikleri fark eden ama kendi dalgınlığına verip düzene ayak uyduran halkın yapısını fark edebiliriz.Sonuçta tüm çiftlik zeki bir yazarın bakış açısından gayet sade ve akıcı bir biçimde anlatılmış tabiri caizse George Orwell 2. Dünya Savaşı sonrası dünyanın aldığı hâli küçük bir masala sığdırmayı başarmıştır.Herkesin okuması gerektiğine inandığım bu kitap, size dünyayı at gözlükleriyle değil tam bakış açısıyla gösterecek.
Kaynakça
1) http://www.kitapyurdu.com/kitap/default.asp
2) http://www.goodreads.com/book/show/7613.Animal_Farm
3)
http://www.ucl.ac.uk/Library/special-coll/orwell.shtm /
4) http://www.sparknotes.com/lit/animalfarm/characters.htlm(sadece adlar)
5) http://www.denemeyazilari.com/images/1346-Hayvan-Ciftligi.jpg6) http://lilikaofthelake.files.wordpress.com/2011/04/animalfarm5.png

1 yorum: